
Yazar: | Dr. Hilmi Keleş |
Eser Türü: | Basılı |
Yayıncı: | DTA Yayıncılık |
Yayın Tarihi: | 11/08/2025 |
Kategori: | İslam Tarihi |
Sayfa Sayısı: | 468 |
Dil: | Türkçe |
Kapak: | Karton |
Boyut: | 13.5 x 21 cm |
ISBN: | 978-625-5959-39-3 |
Memlükler, 1250-1517 yılları arasında Orta Doğuda hüküm sürmüş önemli bir Müslüman Türk devletidir. Memlüklerde diğer Türk devletlerinden farklı olarak yönetici kesim köle asıllı kişilerden oluşmuştur. Bu köleler askeri eğitim aldıktan sonra emir komuta zinciri içerisinde bir hiyerarşiye sahip olarak devleti yönetmişlerdir. Memlükler, yöneticilerinin geldiği köken, askeri ve dini eğitim aldıkları mekânlar gibi farklı sebeplerle iki ayrı devreye ayrılmış olup birinci döneme Bahrî/Türk Memlükleri (648-784/1250-1382), ikinci döneme ise Burcî/Çerkez Memlükleri (784-923/1382-1517) denilmiştir. Çalışmamızı teşkil eden sosyal hizmetler konusu, XIX. yüzyılda sanayi inkılabından sonra daha çok Batı medeniyetinde ortaya çıkan bir kavramdır. Memlükler dönemi kaynakları incelendiğinde sosyal hizmet faaliyetlerinin, aslında Hz. Muhammed’den itibaren başladığı ve sonraki süreçlerde de kurumsallaşarak Müslüman devletlerde de devam ettiği görülmektedir. Bahri Memlüklerde sosyal hizmetler, devletin önemle üzerinde durduğu bir husustur. Sultan, ümerâ ve zenginler, toplumun belli bir kesimini oluşturan fakir ve muhtaç gibi dezavantajlı grupların sıkıntı çekmeden hayatlarını devam ettirebilmeleri için bireysel olarak vakıflar kurarak veya devlet desteğiyle bu hizmetleri yürütmüşlerdir. Toplumda yardıma muhtaç olan bu dezavantajlı gruplar arasında; çocuk, yetim, öğrenci, hasta, yaşlı, kadın, esir, mülteci ve mahkûm gibi kişiler yer almaktaydı. Bu faaliyetlerle yardıma muhtaç grupların toplumdaki diğer bireylerin hayat standartlarına yakın bir seviyede yaşam sürmelerine imkân sağlanmıştır. Bu kişilerin devlet tarafından kamu kaynaklarından yeterli düzeyde yararlanabilmeleri, bireylerin kendilerini geliştirmeleri ve kendi ayakları üzerinde durabilmeleri hedeflenmiştir. Bunlara ilaveten sosyal hizmetlerle toplumsal hayatta yardımlaşma ve dayanışma esas alınarak bireysel özgürlüğü sağlama, sosyal işlevselliği devam ettirme ve iyilik halini koruma amaç edinilmiştir. Memlüklerde sultan, ümerâ ve yönetici elit kesimi başta olmak üzere ulemâ, zengin tâcirler ile bunların aileleri ve diğer hayırseverler, bireysel olarak veya vakıflar kurarak sosyal hizmet faaliyetlerine destek olmuşlardır. Bu destekler sayesinde yardıma muhtaç grupların yeme, içme, barınma ve kıyafet gibi maddi ihtiyaçları karşılanmış ve mektep-medrese gibi kurumlarda eğitim almaları sağlanmıştır. Bu grupların maddi ihtiyaçlarının karşılanmasının yanında manevi ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik olarak da hasta ziyaretlerine önem verilerek âdeta onlara moral verilmiştir. Ayrıca mahkûmlara aileleriyle görüşme imkânı sağlanmış ve onların ibadet etmelerine de engel olunmamıştır. Bunlara ilaveten engelli insanların iş hayatında kendi durumlarına göre çalışmalarına yardımcı olunmuş ve böylece onlara manevi destek sağlanmıştır.
The Mamluks were an important Muslim Turkish state that ruled in the Middle East between 1250 and 1517. Unlike other Turkish states, the ruling class in the Mamluk Sultanate was composed of people of slave origin. After receiving military training, these slaves managed the state within a hierarchical chain of command. Due to differences such as the origins of their rulers and the places where they received military and religious training, the Mamluks are divided into two distinct periods: the first period is called the Bahri/Turkish Mamluks (648–784 AH / 1250–1382 CE), and the second period is known as the Burji/Circassian Mamluks (784–923 AH / 1382–1517 CE). The subject of our study—social services—is a concept that emerged more prominently in Western civilization after the Industrial Revolution in the 19th century. However, when sources from the Mamluk period are examined, it is seen that social service activities actually began with Prophet Muhammad and continued in subsequent periods, becoming institutionalized in Muslim states. In the Bahri Mamluk period, social services were a matter that the state attached great importance to. The sultan, emirs, and the wealthy, in order to ensure that disadvantaged groups in society—such as the poor and needy—could continue their lives without hardship, established charitable endowments (waqfs) individually or carried out these services with state support. Among these disadvantaged groups in need of assistance were children, orphans, students, the sick, the elderly, women, captives, refugees, and prisoners. Through these activities, the needy were enabled to live at a standard of living close to that of other members of society. The aim was to ensure that these individuals could sufficiently benefit from public resources, develop themselves, and stand on their own feet. In addition, social services aimed to secure individual freedom, maintain social functionality, and protect well-being by prioritizing mutual aid and solidarity in social life. In the Mamluk era, not only the sultan, emirs, and the ruling elite, but also scholars, wealthy merchants, their families, and other philanthropists supported social service activities either individually or by establishing charitable foundations. Thanks to these contributions, the material needs of disadvantaged groups—such as food, drink, shelter, and clothing—were met, and they were provided with education in institutions such as schools and madrasas. Alongside meeting their material needs, attention was also given to fulfilling their spiritual needs: visits to the sick were conducted to boost their morale, prisoners were allowed to meet with their families, and they were not prevented from performing religious worship. Furthermore, people with disabilities were assisted in participating in work life according to their abilities, thereby providing them with moral support.
İslam Tarihi, Ortadoğu, Memlükler
Islamic History, the Middle East, the Mamluks